Kadın Kadının Vatanıdır festivali KKTC’de başladı
Hataylı depremzedeleri Kıbrıs ile buluşturmayı amaçlayan ‘Kadın Kadının Evidir’ festivali Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) başladı. Şenliğe Hatay Büyükşehir Belediye (HBB) Başkanı Lütfü Savaş’ın eşi Nazan Savaş da katıldı.
Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği (GİKAD) öncülüğünde, Hatay Gastronomi Evi ve Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği’nin katkılarıyla düzenlenen festivalin açılış programı; Törene KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, HBB Lideri Lütfü Savaş’ın eşi Prof. Dr. Nazan Savaş ve Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul katıldı.
Hataylı depremzedelerin Kıbrıs’ı tanımasını ve kültürel etkileşimi sağlamayı amaçlayan festivalin açılış konuşmasını GİKAD Lideri İçim Çağıner Kavuklu yaptı.
Hatay’da yaşanan deprem sonrası sürdürülebilir projelerden bahseden Prof. Dr. Nazan Savaş, şehrin ihtiyaçlarına yönelik yürütülen projelerden de bahsetti. Konuşmasına depremzedelere yardım için seferber olan Kıbrıs Türk halkına teşekkür ederek başlayan Savaş, Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nden (UNESCO) aldığı iki başlıkla başladığı konuşmasında, bugüne kadar 13 medeniyete ve 27 farklı kültüre ev sahipliği yaptı. tarih. Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası olan Hatay’ın deprem sonrası bilimin ışığında sürdürülebilir, güvenli ve akıllı bir şehir olarak restore edileceğini kaydetti.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri olarak kabul edilen Hatay’ın tarihi ve kültürel zenginliğinin her yemekte olduğu gibi mutfağına da yansıdığını belirtti. diğer alanda ise festivalde yaptığı konuşmada. Osmanlı mutfağından etkilenmesine rağmen sahip olduğu tarihi birikim ve kültürel zenginlik sayesinde kendine has bir mutfak kültürü oluşturduğunu belirtti. Hatay mutfağının 600’ün üzerinde yemek çeşidi ile UNESCO tarafından gastronomi şehri unvanına layık görüldüğüne işaret eden Tatar, Hatay mutfak kültürünün, mutfak gereçlerinin ve yöresel tanımların korunarak nesilden nesile aktarılmasının değerine vurgu yaptı.